SERT
Gerçek anlamı: Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen cisimlerin oluşturduğu duruma denir.
ÖRNEK CÜMLELER
Demirden daha sert kırılmaz olan başka madde varmı.
Tahtanın sertliği beni korudu.
Kafamı çarptığım yer sert değildi.
Duvara çarpınca sertin ne demek olduğunu anladım.
Sert zemine çakılınca her tarafı kırılmıştı.
Mecaz anlam: İnsan ilişkilerindeki bazı olumsuz durumlarla ilgili olarak kullanılmaktadır.
Mecaz anlamında daha çok kişiye yönelik olumsuz tavırlar üzerinde durulmaktadır.
ÖRNEK CÜMLELER
Bakışları o kadar çok sertti ki korktum.
Bu sert hareketlerle beni ürkütemezsin.
Galiba kendini sert erkek zannediyorsun.
Öğretmenin sözlerindeki sertlik beni düşündürdü.
Bize böyle sert sert bakıp durma.