YAZMA SEBEBİMİZ
İnsanlar daima anlaşılmak isteyen bir özelliğe sahiptir. Bu anlaşılma isteği bazen çok abartılı düzeylere gelebilmektedir. Her gördüğüne kendini anlatmak, sosyal medyada kendinden bahsederek onay almak gibi uç noktalara kadar gidebilmektedir.
Kendimizi anlatabilmek için çok çabalarız. Çünkü iletişim konusunda yeterli olan insanlara daima ulaşamıyoruz. Bizi dinlediğini zannettiğimiz insanların aslında hiç dinlemediğini gördüğümüzde hayal kırıklığına uğruyoruz. Anlatmaya çalıştığımız her şeyin yanlış anlaşılması ise daha başka bir kötü durumu ortaya çıkarıyor.
Yazdıklarımız ile birilerine ulaşmak onlara başımızdan geçenleri anlatmak istiyoruz. Bunun için her yere yazıyoruz. Sonra oturup bekliyoruz. Bana hak versinler beni anlasınlar, benim önemli olduğumu bana hissettirsinler. Sayfalar dolusu roman yazdığımızda da, sosyal medyaya yazdığımız bir satır cümlede de hep aynı beklenti vardır. Anlaşılmak ve insanları bunu anladığını anlamak.
Kısaca yazdıklarımızın temelinde kendini anlatma ve anlaşılma ihtiyacı temeldir. Arkasından anlaşıldığının hissettirilmesi ve haklı olduğuna dair geri bildirim beklentileri ikinci aşama beklentilerimizi oluşturur.