Question

İngilizce yol tarifi

Answer 1

ÖRNEK:

Şimdi de örnek yapalım:

I will tell you the directions to get to my home.

Evime gidebilmek için yönleri söyleyeceğim. (Evimin yolunu anlatacağım.)

We are starting from the school, it is our starting point.

Okuldan başlıyoruz, okul bizim başlangıç noktamız.

At the school, you will see Rockafeller Dormitory. You should turn left on Rockafeller Dormitory.

Okulda Rockafeller Yatakhanesi'ni göreceksin. Rockafeller Yatakhanesi'nden sola dön.

Then, walk for ten minutes. You will see a bus stop on your right.

Daha sonra on dakika yürü. Sağ tarafında bir otobüs durağı göreceksin.

Go past the bus stop and you will see a movie theater.

Otobüs durağını geç ve bir sinema göreceksin.

(Movie theater genelde Amerika'da sinema için kullanılır.)

Turn left on the movie theater.

Sinemadan sola dön.

Go along the street.

Cadde boyunca ilerle.

You will see a blue building. I live on the fourth floor.

Mavi bir bina göreceksin. Ben dördüncü katta yaşıyorum.

Haydi arkadaşlar siz de İngilizce yol tarifi ödevlerinizi soru olarak sorabilirsiniz ya da ödevlerinizi kontrol etmek için de yazabilirsiniz. Siz ödevinizi nasıl yazdınız? Bizimle paylaşın!

Answer 2

KONU ANLATIMI:

Yön tarif ederken kullanabileceğimiz kalıplara bakalım:

- turn left- sola dön

Örnek: Turn left on the school.

Okuldan sola dön.

- turn right- sağa dön

Örnek: Turn left on the market.

Marketten sola dön.

NOT: Arkadaşlar, turn left ve turn right ifadeleri eğer bir konum ile birlikte kullanılacaklar ise, o konumdan önce örneklerde gördüğümüz gibi ön ifadesi gelecektir.

- go straight- düz git

Örnek: Go straight on the Cumhuriyet Street.

Cumhuriyet Sokağı'ndan düz git.

- go past- bir şeyi geçmek

Örnek: Go past the grocery store.

Manavı geç.

- behind- arkasında

Örnek: Behind the school, you will see two buildings.

Okulun arkasında iki tane bina göreceksiniz.

- go down- aşağı doğru gitmek

Örnek: Go down the hill and you will see a parking lot.

Tepeden aşağı in ve bir otopark göreceksin.

- go through- bir şeyin içinden geçmek

Örnek: Go through the park, it is the shortest way.

Parkın içinden geç, en kısa yol bu.

- in front of- önünde

Örnek: There are many people in front of the building.

Binanın önünde birçok kişi var.

- near- yakınında

Örnek: My home is near to the city.

Benim evim şehre yakın.

- cross the street- karşıdan karşıya geçmek

Örnek: Cross the street carefully.

Caddeyi karşıdan karşıya dikkatlice geç.

- cross the bridge- köprüyü geçmek

Örnek: I used to cross the bridge to get to the school.

Okula varabilmek için önceden köprüden geçerdim.

- go along- boyunca gitmek

Örnek: Go along the road.

Yol boyunca ilerle.