Merhabalar
YALNIZ AĞAÇ
Bir zamanlar bir ağaç yaşarmış ve bu ağacın dallarında sarı sarı meyveleri olurmuş. Bu ağacın bir derdi bulunmaktaymış. Kendini hep yalnız hisseder dünyaya hep hüzünlü bakarmış.
Yine bahar gelmiş yaprakları açmaya başlamış. Ağacın yapraklarını gören kuşlar dallarına konar şarkı söyleyip dururlarmış. Bu durum bile yalnızlığını gideremezmiş hep şikayet edermiş.
Ben yanlızım beni anlayan yok diye dertlenir dururmuş. Ağacın dertlendiğini duyan kuşlar gelip dallarına konar biz varız. Seninle beraber dallarında yaşıyor seninle konuşuyoruz neden hala yalnız olduğunu söylüyorsun.
Ağaç benim yalnızlığım dağ başında tek olmam. Sizinle ilgili bir durum yok der dururmuş. Bir gün ağacın yanına avcılar kamp kurmuş ağacın üzerindeki kuşları yakalamaya çalışmışlar.
Kuşlar hayatları tehlikede olduğu için kaçıp gitmiş. Biraz zaman geçince avcılar gider diye düşünmüş. Ama zaman geçmiş avcılar gitmemiş. Kuşlar ağacın yanına gelmemiş. Ağacın canı daha çok sıkılmaya başlamış.
Bu duruma bir çare düşünmeye karar vermiş. Meyvelerinin hepsini yere düşürmüş. Avcılar düşen meyveleri toplayıp artık buraya kuş gelmez deyip gitmişler. Avcıların gittiğini gören kuşlar yine de emin olmak için birkaç gün daha ağacın yanına gitmemişler. Ağaç bu duruma çok üzülmüş.
Kuşlar avcıların gittiğine emin olduktan sonra geri dönmüşler ve ağacın kollarına konmuşlar. Onları gören ağaç çok sevinmiş. Hemen meyve yapıp kuşların karınlarını doyurmasını sağlamış. İyiki geldiniz ben kendimi hep yalnızım diye üzülürdüm. Siz gidince asıl o zaman yalnız kaldığımı anladım. Sizin kıymetinizi daha iyi anladım dedi.
Kuşlarda kendilerini en güvende hissettikleri yerin ağacın dalları olduğunu söylemişler. Ağaç mutlu olmuş.
Başarılar dilerim.