In my city, there is a police station. There are policemen at the station.
Benim şehrimde bir polis merkezi var. Bu polis merkezinde polisler var.
There are two bakeries. They bake delicious bread.
İki tane fırın var. Lezzetli ekmekler pişiriyorlar.
There are ten bus stops.
On tane otobüs durağı var.
There are two bookshops. We buy our books from these bookshops.
İki tane kitabevi var. Kitaplarımızı bu kitabevlerinden alıyoruz.
There is a toy shop. I buy gifts to my little sister from there.
Bir oyuncak dükkanı var. Ben küçük kız kardeşime oradan hediyeler alırım.
There is a barber's. Barber cuts my hair.
Bir berber var. Berber benim saçlarımı keser.
There is a café. In the café, my mother drinks coffee with her friends.
Bir kafe var. Kafede annem arkadaşlarıyla kafe içer.
My favorite place is playground. There, we play with my friends.
Benim en sevdiğim yer oyun alanıdır. Orada arkadaşlarımla oynarız.