AMCANIN TAVSİYESİ
Mustafa’nın canı çok sıkılıyordu. Kaç yıldır işsizdi ve işsizlik canına tak etmişti. Bir çıkar yol bulmalıydı ama nasıl bir şey olacağı konusunda tahmini de yoktu.
Her gün babası ile karşılaştığı zamanlarda kendini kötü hissediyordu. Sadece bu histen kurtulmak için bile her türlü işi yapacağını biliyordu.
Kendisi gibi arkadaşları da işsizdi. Hepsi aynı sorunları yaşıyordu. Herkes bir çıkar yol bulmaya çalışıyor ama hiçbir şey bulamıyorlardı.
Arkadaşları ile birlikte oturdukları bir sırada bir arkadaşının aklına fikir geldi. Mantar yetiştiriciliği fikrini bir anda konuşmaya başlamışlardı.
Önce bir ziraat mühendisi bulacaklardı. Onunla konuşarak şartları öğrenecek ve mantar yetiştirme ortamlarını hazırlayacaklardı. Hepsi bu konuda heyecanlanmıştı. Herkes telefona sarıldı tanıdıkları ziraat mühendislerini aradılar. Bu konuda fikir almaya çalıştılar.
Mantar yetiştirmek için gerekli olan ortamın nemli, kapalı ve ışık almayan bir geniş bir alan olması gerektiğini öğrendiler. Bununla ilgili kabaca bir fiyat çıkarmasını istediler. Tahmini olarak bir araba parasına denk geliyordu. Dört kişiye böldüklerinde masraf dahada azalacaktı. İş olacak gibi görünmeye başlamıştı. Heyecanları iyece arttı.
Daha sonra vergilendirme ve işletme giderlerinin de çok yüksek bir miktar olmayacağını hesapladılar.
Şimdiye kadar herşey yolunda gidiyordu. İş sadece para bulmaya kalmıştı. Mustafa babasından para isteyebileceğini bu konuda yardımcı olacağını inandığını söyledi.
Mustafa akşam eve gittiğinde içi içine sığmıyor yüreği gümbür gümbür atıyordu. Eve gittiğinde amcasının misafir olarak balkonda oturduğunu gördü. Herkesi selamladı . Babası ve amcasının yanına oturdu.
Babası Mustafadaki heyecanı görünce bir derdinmi var anlat bakayım dedi. Mustafa arkadaşları ile yaptıkları planı anlattı. Kendisine düşen kısmı için babasının destek olması gerektiğini söyledi. Babası sağ kaşını biraz yukarı kaldırıp düşünmeye başlayacaktı. Amcası araya girdi.
Yeğenim Mustafa sizin bu iş olmaz. Çünkü hepiniz başka bölümlerden mezun olmuşsunuz. Biriniz elektirik mühendisi, biriniz motor tamircisi ama işsiz, biriniz baba parası yiyor birinizde maliyeden mezun yani hepinizin anlaşıp bu işi yapması zor görünüyor. Bana kalırsa sen bağımsız bir şekilde bir dükkan aç derim. Kendi başına olunca işler daha hızlı yürür ve çok para kazanırsın dedi.
Mustafa itiraz edecek gibi oldu. Amcası üstelemeye başladı. Sen benim dediğimi yap her şey yoluna girer dedi. Peki amca bu iş için çok para lazım dedi. Amcası o an ben fikri vereyim parayı bulun işi yapın dedi.
Amcası gittikten sonra Mutafa’nın koluna girerek bak oğlum bazılar amcan gibi fikir verir başka bişey yapmaz. Çok iş yaptıklarını sanırlar. Bu davranışlar için atalarımızın bir sözü var bilirmisin tam bunu öğrenme vakti dedi ve sözü söyledi.” El adama akıl verirde ekmek vermez”
Yani amcan akıl verdi ama işi yapacak parayı vermedi. Para kazanmanı sağlayacak sermayeyi vermiyor dedi. Mustafa bu atasözünü aklının bir köşesine yazarak planının suya düştüğünü düşünerek canı sıkılmış şekilde odasına gitti.
Esenlikle Kalın