1 görüntülenme
Türkçe kategorisinde (33.1k puan) tarafından soruldu

Bu soruya cevap vermek için lütfen giriş yapınız veya kayıt olunuz.

2 Cevaplar

(32.2k puan) tarafından cevaplandı

HARF DEVRİMİ

                Biz Türkler olarak birden fazla alfabe kullanmışızdır. Bunun sebebi olarak günün şartlarına uygun olan alfabenin kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Doğa şartları ile birlikte başlayan göç alfabenin yolculuğunu da etkilemiştir.

                Göktür alfabesi ilk kullandığımız alfabedir. Bu alfabe Türkler tarafından oluşturulmuştur. Atalarımızın ikinci olarak Uygur Alfabesini üretmişlerdir. Bu iki alfabenin dışında geriye kalan Arap alfabesi, Kiril alfabesi ve Latin alfabesi başka uygarlıkların etkisi altındadır.

                Bütün bu değişimler toplumun kendi içindeki ihtiyaçlarının karşılanması içindir. Gerek göçler gerek savaşlar gerek bilim adamlarının gelmesi ile birlikte alfabeler birbirini etkilemiştir. Türk toplumunun en son ulaştığı Latin Alfabesinin  uyarlayıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürktür.

                Türk dil yapısın en uygun dilin latin alfabesi olduğunu fark etmiştir. Alfabeyi geliştirerek bütün ulus tarafında öğrenilmesi için çabalamıştır. Latin alfabesi ile toplum daha hızlı bir şekilde çağdaş medeniyetler seviyesine doğru yol almıştır.

                Harf devrimi ile birlikte  1 -7 Kasım tarihleri arasında  Türk Harf Devrim haftası kutlanmaya başlanmıştır. Bu hafta kapsamında harf devrimine neden ihtiyaç duyulduğu, sonuçları ve önceki alfabeler hakkında bilgiler verilere bilinçlendirmeler yapılır.

(32.2k puan) tarafından cevaplandı

LATİN ALFABESİ

                Türk halkının ileri seviyelere ulaşması veya geride kalmasını belirleyicilerinden biri alfabe ve bunun kullanım alanının genişliğidir.

                Türk toplumu Cumhuriyet dönemine gelesiye kadar eğitim konusunda hep geri kalmıştır. Toplumda eğitim-öğretim yaygınlaştırılamamıştır. Bunun nedeni olarak devlet tarafından eğitime ağırlık verilmemesi  gösterilebilir. Bu sebebin dışında öğrenilmesi güç bir alfabe yapısının olması da eğitime ilgiyi düşürmüştür.

                Osmanlı eğitim sisteminden gelen Gazi Mustafa Kemal öğrenme ve eğitim problemini bizzat yaşamış ve fark etmiştir. Toplumun eğitimden uzak olmasının sonuçlarını her gittiği toplumda gözlemlemiştir.

                Kurtuluş savaşından sonra toplumun daha iyi eğitim alması gerekliliğini farkında olarak hareket etmiştir. Geçmiş ile gelecek arasında kurulacak köprünün toplumu daha iyi seviyelere taşıyacağını fark etmiştir.

                Eğitimi benimsemiş bir halk için öncelikle kolay öğrenilebilen bir alfabenin olması gerektiğine karar vermiştir. Bu alfabenin günlük yaşam içinde kullanılabilir olmasının halk tarafından benimsenmesini  hızlandıracağı görülmüştür.

                Toplumun daha hızlı eğitimi için  1 Kasım 1928 tarihinde Latin Alfabesine geçilmiştir. Yeni latin harfleri ile birlikte eğitim öğretime hızla başlanmıştır. Her yıl yapılan eğitimlerle birlikte okur yazarlık oranı çok yüksek seviyeler çıkmıştır.

                Bu değişim ile birlikte günümüzde Türk toplumu olarak teknolojide lider ülke konumuna gelmeye başlamışızdır.

Hoş geldiniz, Amacımız Farklı bakış açısı ile sizlere yol göstermek
...